Davasına hizmet etmek nimetini bizlere nasip ettiği için Rabbül Alemin’e hamd ve teşekkürler…
İslam Sancağı’nın sahibi Resûlullah Efendimize salat ve selamların en güzeli…
Kardeşlerim, “Yeni neslin fikir kalesi”nden hepinize Merhaba!
Henüz kuruluş aşamasında olmasına rağmen, kısa sürede olgunluk alametleri gösteren Fikirname Dergisi, kendine has bir çizgi oluşturmaya başladı bile. Her biri sahasında uzman, usta kalemlerin belirli bir konu etrafında bir araya gelmesi, en güçlü yönlerimizden birisi…
Diğer bir güçlü yönümüz ise henüz yazarlığın başlarında, çiçeği burnunda, genç kardeşlerimizin bu kutlu davaya omuz vermesi. Zaten bizim amaçlarımızdan birisi de bu: Ustalarla genç kalemleri birlikte harmanlayarak, farklı bir tat, yepyeni bir okul olmak…
Solmaya yüz tutmuş, dava aşkını yeniden ateşlemek, genç yüreklerin harladığı Fikirname’yi, gelecek nesil için hakiki bir fikri sığınak yapmak. Her türlü aldatmaya, ideolojik alicengiz oyununa hazır olmak ve asıl kendi fikir ve dava gündemini inşa etmek. İşte, asıl mesele bu!
Zira, kendi gündemini oluşturamayanlar, başkalarının oluşturduğu sahte gündemlerle savrulur giderler. Bugüne kadar içeriden ve dışarıdan türlü oyunlarla farklı ideolojilerin ve sahte din kahramanlarının arkasında koşturulan gençlik, artık bütün bu oyunlara “Dur!” diyecek kıvama ulaşacak inşaallah…
İşte, bunun için Fikirname, her sayısında, ayrı bir derdimizi, ayrı bir aldatılmışlığımızı gündeme getiriyor. Mesela bu sayımızda, insanımızın İslam’ın orijinal haline uzak kalmasını fırsat bilen Batılı zihin inşa edicilerin, bazı gençlerimizi ve ilim ehlini nasıl yanlış yönlendirdiğini ele aldık.
Kendilerine Modernist denilen bir grup akademisyen, araştırmacı ve yazar, İslam’ın adeta reforme edilmesini talep edecek kadar, İslami ilim ve pratik geleneğimize yabancılaştılar. İslami ilim ve uygulama geleneğinde, çeşitli sebeplerle meydana gelen bazı yanlış bilgi ve uygulamalar, bu yeni akım sahiplerinin gündeme getirdiği hassas konulardı. Normal zamanlarda sadece âlimler arasında tartışılan konuları, dini bilgisi kıt halkın önüne yığıp kafa karıştırmaya çalışan bu kurnaz tipler, maalesef hayli başarılı da oldular. Aklı ve ilmi kullanmayı bahane ederek, insanımızın samimi duygularını istismar ettiler ve bugünkü kafa karışıklıklarının temellerini attılar.
Bu “Entelektüel Ayak Oyunları”nı deşifre etmek ve gençlerimizin İslam’ın hakiki yüzü ile tanışmalarını sağlamak, başlıca hedeflerimiz arasında…
Gayret bizden, tesir ettirmek Allah’tan.