Umut etmek güzel şey. Hayatta yaşanan bütün sıkıntılara rağmen…
Bazen her şey bitti diye düşünürken, karşımıza çıkan ufak bir bahane tekrar umut etmemizi, heyecanlanmamızı ve yaşama, kaldığımız yerden devam etmemizi sağlayabilir. Bu yüzden, hiçbir zaman karamsarlığa kapılmamalı ve “Neden bana böyle şeyler denk geliyor? Neden bu kadar sıkıntı yaşıyorum?” dememeli. Çünkü insan, sıkıntı yaşadıkça, zorluk gördükçe hayata farklı pencerelerden bakmayı öğreniyor.
Nerden ve nasıl baktığınız çok önemlidir. Yaşadığımız sıkıntılar, görünürde mutsuz olmak için sebep olsa da derine indiğimiz zaman, bizi olgunlaştırdığını, bu sayede pişirdiğini ve hayata hazırladığını görürüz. Bu açıdan bakıldığında sıkıntı, hayattan gittikçe uzaklaşmaya değil, bilakis daha emin adımlarla ona doğru koşmanıza sebeptir. Umutla yaşayan insan, bu şekilde düşünür.
Zannetmeyelim ki herkes geldiği yerlere kolaylıkla ulaştı. İyi yerlerde olan her insan, muhakkak birçok zorluklarla mücadele ederek oralara gelmiştir. Yeri geldiğinde takılıp düşmüştür ya da benden bu kadar artık yapamıyorum demiştir. Ama bunun bir faydası olmadığını görünce düştüğü yerden kalkmasını da bilmiştir. Ve umutla tekrar adımlarını atmaya başlamıştır. Kısaca, bu hayatta ki en önemli anahtar kelimemizdir “Umut”.
Hayatımızı aydınlatmak için umut ışığımızı hiçbir zaman söndürmemeliyiz. Nasılsa umut ışığı açık kalınca çevremize zarar vermiyor. O zaman bol bol kullanıp hayatımızı her daim aydınlatalım…
-Tuba Erol
